YÜKLENİYOR...
Simurg, bilgeliğin sembolü olan mitolojik bir karakterdir. Bilgelik ağacında binlerce yıl boyunca yaşayıp vakti gelince kendini yakarak küllerinden doğan bir kuştur. Dünyaların yıkılışına ve tekrar yapılışına defalarca şahit olmuştur. Bu sebeple bilinebilecek her şeyi bilir. Bilgi ve yardıma ihtiyacı olanlara da yardım eder.
Günün birinde kuşlar çok büyük bir sıkıntı yaşar ancak Simurg’u uzun süredir gören yoktur. Çaresiz kalan kuşlar Simurg’un Kaf Dağı’ndaki yuvasına gidip ona danışmaya karar verir ve kuşların yedi zorlu vadiyi geçmesi gereken yolculukları başlar. Bu vadiler İrade, Aşk, Cehalet, İnançsızlık, Yalnızlık, Dedikodu ve Ben Vadisidir. Yolculuk o kadar zorludur ki, sonunda tüm kuşlardan yalnızca otuz tanesi Kaf Dağı’na ulaşır. Bu otuz kuş Kaf Dağı’nın tepesindeki yuvaya vardığında Simurg’un, yani aradıkları o bilgeliğin kendilerinde olduğunu, asıl yolculuğun kendi içlerine yapılan yolculuk olduğunu, kafeslerinde ya da tüneklerinde kalarak küllerinden doğamayacaklarını anlarlar. Psikoterapi süreci de, Simurg’u bulmak için çıkılan bu yolculuğa çok benzer. Kişinin kendini keşfettiği, yaşadığı sorunlarla ilgili harekete geçebildiği, kendi çözüm yöntemlerini bulup geliştirebildiği içsel bir yolculuktur.
Bizler de on yılı aşkın bir süredir devam eden mesleki yolculuğumuzun verdiği deneyim ve inandığımız etik değerlerle bireysel ve toplumsal yararı gözeterek çalışabileceğimiz bir alan ihtiyacı duyduk. Bu sebeple de Eylül 2019’da Psikoloji İzmit Danışmanlık ve Eğitim Merkezi’ni kurduk. Bizi buluşturan Psikoloji biliminin ışığında, tanıştığımız İzmit’te, danışanlarımızın yeni yuvamızdan başlayan yolculuklarında onlara eşlik edecek olmanın heyecanını taşıyoruz.
Psikoterapi kişinin hayatında sorun yaşadığı alanlara yönelik bir iyileşme süreci olarak tanımlanabilir. Psikoterapi yönteminin etkinliği bilimsel olarak sınanmış ve klinik araştırmalarla birçok ruhsal rahatsızlıkta etkili olduğu gösterilmiştir. Psikoterapide birçok yöntem ve ekol vardır.
Psikoterapi sürecinin başlangıcında terapist, danışanın sorunlarının daha net bir şekilde tespit edilmesi ve gelişmelerin değerlendirilmesi için belirli ölçek ve formlar uygulayabilir.Sürecin başında danışan ve terapist üzerinde çalışmak istedikleri hedefleri belirler.Belirlenen hedefe ulaşmak için terapist uygulayacağı yöntemle ilgili danışana bilgi verebilir.Bu yöntemler danışanın yaşadığı sorunların farkına varması, bunları sorgulaması, düşünce ve davranışlarını değiştirebilmesi, sorunlarına daha akılcı çözümler üretebilmeyi öğrenmesinde yardımcı olur.Ayrıca danışanın terapide öğrendikleri becerileri yaşamında da uygulaması amacıyla çeşitli egzersiz ve ödevler de terapi sürecinde yer alır.
Psikoterapi sadece bir psikiyatrik rahatsızlık yaşadığımızda başvurmamız gereken bir yer değildir. İnsan ilişkileri, aile yaşantısı, iş hayatındaki zorluklar gibi tüm yaşam zorluklarımızda başvurabileceğimiz bir kendini keşif sürecidir.
Genellikle ilk 3 seans terapist ve danışanın tanışması, terapistin danışanla ilgili gerekli bilgiyi toplayabilmesi için geçen süredir. Terapist ve danışanın belirlediği hedef çerçevesinde çalışılan konu ve kullanılan yönteme göre değişebilir.
Kısa süreli terapi tekniklerinde genellikle haftada 1 kez olur; ancak terapist ve danışan birlikte bu sıklığa karar verebilir.
Psikiyatrist hekimler, üniversitelerin psikoloji veya psikolojik danışmalık bölümünü bitirip bunun yanında yüksek lisans yapmış veya psikoterapi alanında eğitimlerini ve süpervizyonunu tamamlamış kişiler bu yöntemi kullanabilirler.